English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | strike from (something) v. | (bir yerden) saldırmak, fırlamak, sıçramak |
Phrasals | strike from (something) v. | (bir yerden) saldırı düzenlemek |
Phrasals | strike from (something) v. | (bir yerden) saldırıda bulunmak |
Phrasals | strike from (something) v. | (birini) bir listeden/kayıttan silmek |
Phrasals | strike from (something) v. | (birini) listeden kaldırmak |
Phrasals | strike from (something) v. | (birinin) kaydını silmek |
English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | strike someone or something from something v. | birini veya bir şeyi bir şeyden silmek |